1.Bölüm
2.Bölüm
3.Bölüm
Zeyra o gün o bankta otururken yaşadığı ihanetin etkisiyle tüm hislerini kaybetmiş gibiydi. Ömründe hiç kimseyi bu kadar sevmemişti. Onca güzel günlerin verilen sözlerin ardından nasıl olmuştu da Oliver onu aldatabilmişti. Üstelikte Oliver'in kendisini aldattığı kişi en yakın ve ev arkadaşı Misa'ydı. Tüm bu olanları bir türlü aklı almıyordu. Bir acı hissetmiyordu tüm duyguları donmuştu adeta. Oliver ve Misa'nın o iğrenç görüntüleri gözlerinden gitmiyordu bir türlü.
Ağzında belli belirsiz gevelediği kelimelerde sürekli nasıl yapabildiniz bunu diye sayıklıyordu,.
-Nasıl! Nasıl!
Nasıl olabilmişti de o kadar büyük aşklarına rağmen Oliver bir başka kadın ile birlikte olmuştu. Oysa ne hayalleri vardı birlikte. Zeyra'nın okulu bittiğinde okulda kalacak ve akademik kariyerine devam edecekti. Ailesinin aksine Oliver bu konuda en büyük destekçisiydi.
Oliver okulda ki en dürüst ve sevilen öğretmenlerden biriydi. Zeyra'dan 7-8 yaş büyüktü. Genç yaşına rağmen profesörlük unvanı almıştı ve Zeyra ile okulda tanışmışlardı. Oliver Zeyra'yı ilk gördüğü anda aşık olmuş ama ilk aylar durum çok etik olmadığı için aşkını söyleyememişti. Zeyra'da hocasını ilk gördüğünde etkilenmiş ve sürekli ders bahanesi ile onunla zaman geçiriyordu. Bir gün birlikte ders çalışırken Zeyra Oliver'a Deniz'i ve mavi rengini çok sevdiğini söylemişti. Ertesi sabah Zeyra sınıfa girdiğinde masasının üstünde Mavi bir gül ve güle iliştirilmiş isimsiz bir not bulmuştu. Notta "Deniz'den kopmuş deniz renkli bir çiçek denize aşık olan deniz gözlü güzel kıza aşkını ifade etmenin bir yolu olabilir mi?" yazılıydı. Zeyra bu gülün kimden geldiğini hemen anlamış ve çok mutlu olmuştu. O gün ders bitene kadar hocasının gözlerine bakamamış ders bittiğinde ise gidip sadece "Evet" diyerek Oliver'in aşkını kabul etmişti. Aşkları mavi bir gülle böylesine masum başlamıştı.
Bu duruma nasıl gelebilmişlerdi, Oliver bunu ona nasıl yapabilmişti. Grimsi ve kasvetli havanın aksini yansıtan soğuk denize bakarken bağıra çağıra ağlamak istiyor ama bir türlü yapamıyordu. Gözünden akan bir damla yaşın tuzu dudaklarında ki çatlaktan sızıp ince ince yakarken sadece avuçları üşüyordu.
Bundan sonra ne yapacaktı, içinde ki acı ölümden bile daha karanlık hissettiriyordu...