Ama senelerce uzak..
Kanadı kırık bir kuş yüreğim, uçamıyor ki..
Özlemlere sığınıp, kuytu bir köşede sadece ağlıyorum şimdi..
Baktıkça anılara, düştükçe hatıralarıma sızlıyorum sadece...
Elimde kalan ne var ki sessiz ve imkansız hayallerden başka..
Söylesene kaç sene daha yetmeyecek seni benden silmek için..
Daha kaç damla gözyaşı ile yıkamalıyım kalbimi..
Daha kaç kez kahrolup, alışmaya çalışmalıyım ki..
En çocuksu yakarışlarımla sessizce diliyorum..
Bir mucize olsa, gelsen..
Silsen buselerinle gözyaşlarımı..
Ruhumda açılan yaralarımı öpsen sakince..
Uçsuz bucaksız karanlıklarımda sarılsan ve korkma ben artık buradayım desen..
Nefesini hissetsem saçlarımda ılık ılık..
Kalbim kalbinde atsa..
Hayatımda ilk defa mucizeler gerçek olsa..
Mucize, mucize, mucize, mucize..
Evet olsaydı mucize diye bir şey, kesinlikle sen olurdun bana..
Canım yanıyor kelimesi anlatmıyor artık içimdeki şeyi..
Bunun bir tarifi bir tanımı yok inan..
Nasıl desem..
Yokluk içerisindeyim..
Sanki aldığım nefes ciğerlerimde tükeniyor..
Sanki içime her çektiğim hava ile biraz daha nefessiz kalıyorum..
Parmak uçlarımda bir acı, sol göğsümde bir yumru, gözlerimde delice bir sızı..
Dişlerimi bir birine geçirip çenem uyuşana kadar sıkıyorum çoğu zaman kendimi, damlamasın diye gözlerimden acılar..
Sürekli bir şeylere çabalıyorum, düşünmemek için seni, beni, bizi..
Sahi biz hiç 'biz' olmadık ki...
Yolumu çeviriyorum senden geçen sokaklardan, kaçıyorum sana gelen sapaklardan..
Sonra bir zeytin görüyorum, zeytin gözlerin düşüyor aklıma..
Sonra bir gül görüyorum güllerin düşüyor yüreğime..
Hepsi bahane aslında ben seni hiç unutmuyorum ki bir şeyler hatırlattı diye bahaneler sunayım..
Seni aklımın karanlık köşelerine atıyorum, üstüne milyonlarca kelime, saçma hatıralar fırlatıyorum..
Yok inan olmuyor en saçma bir kalem bile seni düşünmem için yetiyor..
İçimde çınlayan hüzün hep senin adınla sesleniyor bana..
Tüm acıyı senden biliyorum, elimi kessem senin yüzünden diyorum, ayağım taşa takılsa sana kahrediyorum..
Ne garip senin ise haberin bile yok bunlardan..
Bazen düşünüyorum, belki de umuyorum salakça acaba hisseder mi diye?
Milyonlarca acabam var sana, bize dair..
Biliyorum bu dünyadan yanımda bir tek onları götürebileceğim ve hep soracağım,
Gerçek ne????? diye..
Yazsam yazsam, sayfalarca, bir acımı bir sevgimi döksem kağıtlara geçer mi?
Biter mi????????????????????????????????????
"yorulmuşsun, hakkını almış yılların.."
YanıtlaSilMerhabalar.
YanıtlaSilSayfanıza bir gelip, bir gidiyorsunuz ya; bu durum sizin blog camiasında unutulmanıza neden oluyor. Oysa diğer bloggerler gibi sizi de hep sayfanızdan paylaşımlarınızı takip etmek istiyoruz.
Selam ve saygılarımla.
Merhabalar.
YanıtlaSilAcıları azaltmanın bir çaresi var; ister yazarak, ister konuşarak, o da paylaşmaktır.
Kaleminize ve gönlünüze sağlık.
Selam ve saygılarımla.
Teşekkürler Recep Bey, vefalı dostlardansınız..
SilBazen ben unutuyorum blogun varlığını ama hep sizin yorumlarınız hatırlatıyor.