26 Temmuz 2018 Perşembe

yor/ul/dum..

Çırpındıkça batıyorum sanki..
Anladım ki direnmek imkansız artık hayata..
Tüm damarlarımı saran hissizliğin tek fani bir arzusu kaldı artık..
Oda sonsuzluğa ulaşmak..

Yıktım geçtim kendimden kalanları..
Anıları, geçmişi, geleceği yaktım..
Savurdum küllerini garip bir tebessümle..
Yarımdım hiç oldum..
Kimsesiz, sessiz, tüm duygulardan azat edilen bir cesedim şimdi..

Yordum kalbim seni..
Özür dilerim bende çok yoruldum..

Sana sığındım rabbim, sen bana mukayet ol..



Nursalkımın..

21 Mayıs 2018 Pazartesi

Yardım Et Ya Rab..

Ya rabbi içimde ki bu ince sızı yavaş yavaş çürütüyor beni
Ya rabbi vücudumun her noktası ölüm oldu ölüyor..
Ya rabbi yıkılıyorum en ufak bir tebessümün altında..
Ya rabbi öylesine kara bir delik ki yuttukça yutuyor, çektikçe acıyor..
Ya rabbi ben aciz, günahkar, çaresiz, kimsesiz bir zavallıyım..
Ya rabbi geldim kapına yüreğimde ki bu amansız sancıya çare olacak bir tek sensin,
Ya rabbi sana açtım ellerimi bu avuçları huzur ile dolduracak olan yalnızca sensin..
Ya rabbi biliyorum günahım boyumdan büyük,
Ya rabbi biliyorum huzuruna kabule bile layık değilim..
Ya rabbi biliyorum isyanlarım, şuursuzluğum, şükürsüzlüğüm beni bu hale getirdi..
Ama ben yine de her halimle sana muhtacım..
Kimsesizim ya rabbi..
Nefessiz kaldım sanıyorum ama ölmüyorum ya rabbi..
İçten içe çürüyorum, kanıyorum, acıyorum ya rabbi..
Boynumu büktüm kapına geldim aciz bir dilenciyim..
ALLAH'ım beni senden başka huzura erdirecek olan yok, derdime senden başka derman yok, dualarımı senden başka kabul edecek hiç bir makam, mevki yok..

Ben aciz kulun, Rahim ismi şefirinden medet umarak kapına geldim. sen bana rahmet et..
Ben günahkar kulun Gaffar ismi şerifinden medet umarak huzuruna vardım ben beni affet..
Ben ümit ile ümitsizlik arasında incecik bir çizgide sallanırken Mucib ismi şerifinden güç kuvvet alarak ellerimi açtım..

Sen sesime ses ol ya rab, kimsesizliğime dost ol..
Sen acılarıma merhem, dertlerime şifa ol..
Ya rabbi ben aciz kulunun ettiği duaların cürmü ne kadar ki senin hazinenin yanında..
Denizde damla bile sayılmaz...
Sen dualarımın huzur ile kabulünü göster Ya Mucib..
Hatalarımdan pişmanım ALLAH'ım, Ya Gaffar beni bağışla ve bana yardım et..
Bir tek sana muhtacım ey ismi azamın sahibi..
Sen bana nefes, gönlüme huzur, geçmişime mağfiret, geleceğime umut ol..

Sen yardım et rabbim, sana sığındım..

Nursalkımın..

4 Mayıs 2018 Cuma

Sus / Pus .. - 2014/12



Gözler dolar ya bazen,
Sözler de dolar o zaman!
Kalem kelama bürünür akar ellerinden!
Kelimeler bu sefer kifayet eder acılara...
                                                                       Amansızlıklara...
                                                                                                        Kaybolmuşluklara...

Hasretlerle büyüttüğün bir aşk,
Hiçsizliklere kurban edilir bir çırpıda..
Aslında öylesine güneşli hayaller yapıştırmışsındır ki hatıra defterlerine,
Ezip geçenin umurunda bile olmaz!
Bir bir kara kapaklar kapatılır rüyalarının üstüne üstüne..
Zaman saliseler hükmündeyken senin için,
Ellerine verilen mutluluğun vadesi dolmuştur, tüm umutların geri alınır faiziyle..

Zaman sanki düşman kesilmiştir..
Ne akar, ne geçer, ne yerinde durur..
Ne anlama geldiğini bilmediğin "bir müddet" isimli zaman dilimi geçer gider hayatından,
Diğer çalınanlarınla birlikte!

Kulakların uğuldar, kalbin burkulur..
Kendi kendine cevapsız sorular sorarsın,
Bilmezsin ki şimdi bunun hesabını kimden sorasın!
Sonra çaresizliklerin devralır içinde ki cılız sesin hakimiyetini;
Sesler beyninde duyulur,
Sorarsın!
Ah be hayat, ah be..
"Söylesene bir insan kısacık ömründe neden böyle yorulur.."
Sorarsın!
"Söylesene tüm yaşanmışlıklar bir anda nasıl yok olur..
Sorarsın da
Bir cevap bulamazsın!

Dünya dediğimiz bilinmezlik girdabı döner durur,
Günler günlerden, aylar senelerden çalınır!
Bir gün gelir anılar yine gelir gözlerini bulur...

Öyle imkansızdır ki her şey artık!
Başka haksız aşklar görürsün için kıyılır..
Neyin var neyin yok hepsi bir bir etrafa dökülür..
Kurduğun ufacık dünyan vardır, o da apansız başına yıkılır..


Biter her şey, tıkanır nefes soluk borunda!
Kulaklarını kapasan da, dudaklarını mühürlesen de,
Gözlerinde dile gelir yanmışlık ve tüm acı yaşanmışlık!
Kalmaz bünyende bir dirhem güç,
Yıkar geçer seni aşk ufacık bir El-Veda da...


El-Veda..
Gel/me artık bana..




Nursalkımın..

5 Nisan 2018 Perşembe

Eyvallah..

Ruhumu artık özgürlüğe teslim ediyorum ..

Kendimi zamansızlıklarda kaybetmeyi seçiyorum..

Sır yok, huzur yok, umut yok, yarın yok..

Kendimi kendi içimde öldürüyorum..

Ne varsa benden geriye kalan..

Ne varsa acılarımdan geriye kalan..

Artık..

Hepsine, her şeye eyvallah..!





Nursalkımın..

7 Şubat 2018 Çarşamba

Gidiyorum..




Haftaya ufak bir yolculuğa çıkıyorum.. 
Bulunduğum ülkeden biraz uzaklaşacağım..
Daha çok manevi bir yolculuk, 
Kendimden, hırslarımdan, bitmeyen isteklerimden uzaklaşacağım..
Ruhum belki de nefes alacak bilmiyorum..
Sadece herkese hoşçakalın demek istiyorum..
Haklarınızı helal edin, (varsa benden yana herkese helal olsun)
 ALLAH'a emanet olun..

zLş..


Nursalkımın..

2 Şubat 2018 Cuma

Susmuyor içim..



Susmuyor içim..
Bir şarkı çalıyor ve gözlerime hücum ediyor buğular..
Yutkunurken hayaller takılıyor kursağıma..
Savruluyorum anılar penceresinden, sarsılıyorum iliklerime kadar..

Keşkeler adeta intikam almak istercesine vuruyor can damarımdan..
Ellerim üşüyor, ateş basıyor yüreğimi!
Mazi acımasızca sayıp sövüyor sanki hiç durmadan..

Nasıl diyorum, neden diyorum, niçin diyorum..
Soruyorum avuçlarımda biriken tüm kelimelerle..
Ama bir türlü verecek cevap bulamıyorum..

Kaç yıl geçti, kaç hece yitip gitti bilmiyorum..
Kaç kalem tükendi, kaç bahar soldu?
Bilmiyorum..
Bildiğim tek şey içimde ki şu deli özlemi tüketemiyorum..
Acıyanlarımı avutamıyorum..

Yoruldum..









Nursalkımın..

1 Şubat 2018 Perşembe

Sensizlik..



Gözleri gözlerime değen adam,
Yaktığın şehirlerim, şimdi hüzün yağmurları ile yıkanıyor..
Ruhumda beni terk ettiğin ıssızlık, her geçen gün biraz daha sarıyor..
Avuçlarım yavaş yavaş soğuyor, parkamlarım sensiz, sessiz kanıyor..
Gözlerimi yumdum gözlerinde, göz yaşlarımı hapsettim hayalinde,
Hıckırıklarımı da susturdum,
Ama sahiplendiğin yüreğimi azat edip, senden gittiğimden beri teselli edemiyorum..

Ellerim ellerinde kalan adam..
Ruhum en son bıraktığın gibi hala darma dağın,
Şimdi dudaklarım kirli, bedenim bitkin ve sersem...

Sensizlik gece gibi çöküyor üstüme,
Sensizlik deprem misali yıkıyor duvarlarımı..
Sensizlik sel gibi çağlayıp götürüyor sabırlarımı..
Sensizlik bir bir kırıyor kanatlarımı..
Sensizlik şimdi azrail oldu,  alıyor canımı!

Sızlıyorum...

Yokluğun şimdi kıyamet gibi kopuyor bende..

Bitişleri oynuyorum..

(Çok eskilerden )



Sahi bir gün gelsen buraya, duysan bu şarkıyı,
hatırlar mısın benim gibi?
sızlar mı gözlerinin en derinlerinde bir yer seninde?




Nursalkımın..

30 Ocak 2018 Salı

Özlem..



Uzun zamandır içimde adını koyamadığım bir geçmiş özlemi var..
Her gün aklımın bir köşesinde teknolojinin gudubetinden uzak insanları, yemekleri, sokakları, oyunları masum 90'lı yıllar düşüyor içime.
Öyle böyle bir özlem değil, resmen yakıyor içimi..
Çocukluğumu özlüyorum..
Aslında fark ettim ki özlediğim şey teknolojiden uzak ve arınmış bir yaşam..
Özlediğim şey masumiyet, saflık, temiz kalplilik, yardımseverlik, huzur sokakları, mertlik...
Neden hep eskide kalmış gibi hissediyorum bu duyguları..
Geçmişe olan özlemim büyüdükçe geleceğe olan kaygılarım da büyüyor..
Gittikçe daha da mutsuzlaşıyorum ve tabi ki umutsuzluk içime daha da bir çöküyor..
Depresyon denilen dipsiz kuyular da mıyım?
Duygularımın daha doğrusu duygusuzluklarımın adını koyamıyorum bir türlü..
Dehşet bir özlem ve huysuz bir korku var sadece..
Ne yapacağımı bilmiyorum, ne yapmalıyım bilmiyorum..
Sadece korkuyorum..





Nursalkımın..